21 Ağustos 2025 - Perşembe
1984
Hayır, George Orwell’in totaliter bir distopyayı yazdığı 1984’ü değil bu 1984.
Yazar - Mehmet Sinan ÖZ
Okuma Süresi: 2 dk.
Mehmet Sinan ÖZ
mehmetsinanozcelik@gmail.com -
Yıl 1936, Amerika Birleşik Devletleri, vatandaşlarına sosyal sigorta numarası vermeye başlamıştır.
80’lerin başı, bilgisayar sistemleri makul hale gelmeye başlamıştır, Amerika bilgisayar kapasitelerinin artmaya başlaması ile SSN yani sosyal güvenlik numaralarına farklı entegrasyonlar peşindedir...
Japonlar, 1984’de bu konuda bir konferans düzenlemeye karar verir. Konferansın konusu, tüm vatandaşların tek bir numara altında tüm faaliyetlerin takibidir.
Türkiye’yi temsilen bir bilişim uzmanı bu konferansa katılır.
Sert tartışmalar ile doludur konferans…aslında konu burada George Orwell’in romanına bağlanır.
Konferansa katılan çoğunluk, vatandaşların tek bir numara altında takibine şiddetle karşı çıkmakta, liyakatsız, kötü niyetli kişilerin yada totaliter bir rejimin böyle bir senaryoda vatandaşları tek bir numara üzerinden sosyal hayatını bloke edebileceğini, kişisel mahremiyet için ciddi riskler olduğunun altını çizer.
Bilişim uzmanı Türkiye’ye geri döner.
90’ların başında Türkiye’de vatandaşlık numarasının faaliyete geçmesi için talimat verilir, format tek bir numara üzerinden her işlemin takip edilmesidir.
Aradan seneler geçmiş, ilgili bilişim uzmanı, bilişim konusunda önemli bir bürokrat olmuştur.
Uzman görüşü için konu önüne gelir, gerekçelerini yazar entegrasyona şerh koyarak, reddeder.
Evet tek bir vatandaşlık numarasından herşeye ulaşabilmek hayatı kolaylaştırdığı kadar başka riskleri de barındırmaktadır…bir numara üzerinden yaşadığınız eve ulaşılabilmesi, sahip olduğunuz tüm mal varlığına, çocuklarınıza erişilebilmesi…tek tuşla sahip olduklarınızın silinmesi yada başkasına aktarılması.
Hayatı kolaylaştırdığımız kadar risklere de açık hale gelebildiğimiz bir gerçek.
Hayatı kolaylaştırma peşinde koşarken, bir parça ölçüyü kaçırdık mı dersiniz ?
Yorumlar (0)
Tüm Yazıları
