07 Eylül 2023 - Perşembe

Artan Faizle ile Sıkılaşan Para Politikası..

Seçim sonuçları ile ilgili değişmeyecek ortak gerçek artacak faiz ile beraber sıkılaşan para politikası olacaktı. Bu gerçek ile yüzleşmeye başladık; Bu konuda yavaş seyreden adımlar ne yazık ki ileride ödeyeceğimiz bedelleri arttırmaya devam ediyor.

Yazar - Mehmet Sinan ÖZÇELİK
Okuma Süresi: 4 dk.
Mehmet Sinan ÖZÇELİK

Mehmet Sinan ÖZÇELİK

mehmetsinanozcelik@gmail.com -
Takip EtGoogle News

Sıcağın tetiklediği çok şey var,  insan hareketliliğini arttıran yaz ayları başta tüketimi tetikler…hareketlilik artar, harekete geçen insanoğlu daha fazla tüketir.

Seçim sonuçları ile ilgili değişmeyecek ortak gerçek artacak faiz ile beraber sıkılaşan para politikası olacaktı. Bu gerçek ile yüzleşmeye başladık; Bu konuda yavaş seyreden adımlar ne yazık ki ileride ödeyeceğimiz bedelleri arttırmaya devam ediyor.

Gelirlerimiz kağıt üzerine artarken her ürün almaya gittiğimiz anda gelirimizin gerilediğini görüyoruz.

Ve artık bundan çıkış yolumuzun olmadığını, fakirleşmenin zorunluluk olduğu bir yoldayız, çevremizde servetini arttıran azınlıklara hayretler içinde baka kalırken, çalışan kesime uygulanan maaş politikaları, ortada ciddi bir ironi var.

Bir yanda cari açığı yok etmek bir yanda cari açığı finanse etmek arasında sıkışmış bir politika tarafını cari açığı finanse etmekten yana seçti.

Cari açığı finanse etmek, kısa vadeli bir seçim…içinde bulunduğunuz günü değil de yılı kurtarmak adına yapılan.

Cari açığı finanse etmek kısaca ben ithalat ve tüketimle büyümeyi seçtim demek oluyor…

Cari  açığı kapatmak, ben üreterek ihracat yaparak, katma değer yaratarak büyüceğim demek, yani zor olan…

 

 

Fıtratımız zora uygun değil..40 yıl öncesi yada sonrası elimizdeki tüketim çılgınlığına dair teknolojik oyuncaklar hariç hikaye aynı. Satın alma gücüne kıyasla enerjinin, ulaşımın, kaliteli gıdanın ulaşılamaz hale gelmesi…esnafın türlü türlü yollara girmesi.

40 sene öncesi çekilen, rahmetli Kemal Sunal’ın başrollerinde oynadığı, Şaban filmlerinin, dün mü çekmişler acaba dedirten absürt sahneleri…

Yaşadığımız gerçek.

Ve bu gerçeklikten kurtulmamız çok zor kabul edelim.

Bunu ülkemizin en önde gelen 60 yaş üstü iktisatçılarını okuyup dinlediğinizde daha net anlayıp, görüyorsunuz.

Siyasi kimliklerden bağımsız coğrafi ve bize özgü bir sarmal içindeyiz diyelim.

 

 

Tüik’in açıkladığı rakamlar sizi tatmin etmiyorsa, ENAG , CEFIS gibi alternatif araştırma gruplarının yaptığı enflasyon rakamları devreye giriyor.

Aşağıda 4 ayrı satırda belirtilen enflasyon oranlarını karşılaştıralım.

1- Tüfe Temmuz yüzde 9,49 – yıllık Tüfe 47,83.  

2- Temmuz ayı gıda enflasyonu yüzde 15,3 – yıllık gıda enflasyonu yüzde 70,3.

3- Temmuz ayı aylık enflasyon 13,18 – yıllık enflasyon yüzde 122,88.

4-Sizin Enflasyonunuz ?

Tahmin edeceğiniz üzere 1 numara resmi Devlet Kurumumuz TÜİK’e ait.

2 numaralı veriler Bilgi Üniversitesi çatısı altında kurulan CEFIS’e, 3 numara ise bağımsız araştırma grubu ENAG’a ait.

4 numara ise size ait olan satır. Özellikle kredi kartını sık kullanıyorsanız, güncel harcamalarınızı geçen yıl ile kıyaslamak çok kolay.

Dilerim ki ekonomiden sorumlu yeni kadro, popülizmden uzak kalarak, yukarıdaki satırları düzeltecek adımları atacaktır.

#
Yorumlar (0)
Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.