ÖFKE

HİÇ BİR ZAMAN ÇIKTIĞIN KAPIYI HIZLICA KAPAMA, GERİ DÖNMEK İSTEYEBİLİRSİN.

Öfke en temel duygularımızdan biridir. Üzerimize etiketlediğimiz duyguyu öfke olarak nitelendiririz. Asıl içerideki duyguların temelde kendini koruma, kendini hayata geçirme durumunu tetikler.

Öfke bizim tamamen tabiatımızda varolan bir olay anında  tehlike olarak algıladığımız ve o olayı yorumlama şekli olarak sergilediğimiz eylemlerdir. Öfke bizim bedensel, zihinsel, kişisel alanımızı kendi güven alanımızı, konfor alanımızı, aile alanımızı vs. korumak için ortaya koyduğumuz çok kuvvetli savunma mekanizmasıdır. Öfke aslında bir çeşit alarmdır.

Burada öfkenin bir takım duygularımızın düzenlenmesi için ilk çocukluk döneminde yaşadıklarımızda kurduğumuz ilişkilerle sağlarız. "Baba, anne, dede, partner, eş, geçmişi, geleceği, maneviyatı vs."

Amaç; öfkeyi kontrol etmek değil yönetebilmektir. Öfke'de kişi birşeyler ister ve o istediği gerçekleşmediği zaman hayal kırıklığına uğrar ve hüzünlenir. Karşılanmamaya devam ettikçe de bu sefer öfkelenmeye başlar.  Sevgilisinden ilgi ister alamayınca öfkelenir. Patronundan takdir ister alamayınca öfkelenir, kendisinden başarı ister alamayınca öfkelenir. Ailesinden, arkadaşından, dost dediğinden vs. ister de ister. Alamadığı her duygu öfkeye dönüşür. Ve sonunda kişi yara almış, beklentisi karşılanmamış, haksızlığa uğramış, yorgun, üzgün ve öfkeli şekilde hayatına devam etmeye çalışır.

Aslında kimsenin bize yaptığı birşey yoktur. Biz kendi beklentilerimizin kurbanı oluruz sadece. Belkide verebilecekleri o kadarla sınırlıydı...! Belkide biz farkında değildik.

Biz kendi hayal dünyamızda bize istediğimizi verebileceklerini sanıyoruz. Sonuç ise; Hayal dünyamızın bize yaşattığı hayal kırıklığı.

Birçok durumda  öfke diye karşımıza çıkan duygunun altında bir başka duygunun yattığını görebiliriz. Bunlar kimi zaman yetersizlik, üzüntü, korku, kararsızlık durumları öfkeye dönüşerek ortaya çıkabilir.  Birşeyden veya birşeyi kaybetmekten korktuğumuzda öfkeye dönüşür. Öfke sevgiyi yok eder. Öfke ve kızgınlık ile yaptığımız her durum, belirsizllikler ve karasızlıklar ortaya çıkarır. Öfkeli insanlar içlerinde korkak insanlardır.

Öfkeni yenemiyorsan kararsız ve belirsiz olursun. Hayatta amaçları olmayanların, geleceği göremeyenlerin bir yerlerde unutamadıkları öfkeleri vardır. Ve sürekli onu beslemektedirler.

Öfke uzun süreliyse artık hastalık haline gelmiştir. Öfkeyi konrtol edemediğimizde insan ilişkilerinde sorunlar yaşarız. Neden kotrol edemiyoruz dediğimizde ise aslında öfkesini kotrol etmek istemediğimiz yatar. Çünkü kendi düşüncesi öfke ile herkesi kontrol edebilir zannetmesidir. Karşı tarafı bastırmak isteyebilir. En çok kontrolünü kaybettiği insanlar ise en yakınları olur.

Kendine şu soruları sor. Nezaman, Nasıl, Niçin öfkeleniyorum?

Öfkenin arkasında yatan duygularını keşfet. Hangi durumlar seni tetikliyor? Öfke tek bir duygu gibi görünür fakat arkasında başka duygular yatar. Kendisine itiraf edemediği, kabullenmekten çekindiği ve karşı tarafın yaptığı davranışlar karşısında ona eskiyi hatırlattığı için öfkelenen kişi o an bir sıkışıklık yaşar. Yıllardır kabullenmek istemediği şeyleri birisi ona hatırlatmıştır. Ve bu duygudan kaçmak için bir maske olarak ÖFKE'yi kullanır.

Öfke geldiğinde yapılabilecekler;

*İçinden yavaş yavaş 20'ye kadar say.

*Öfkeli ortamı kısa süreliğine terk et.

*Kendine sorular sor. Gününü sarsacak kadar karşındaki önemli insan mı?

*Bu öfke durumunu yaşadığında kazanacağın nedir? Kaybedeceğin nedir?

* Bu yaşadığın sorunu öfke halinden başka nasıl çözebilirim?

Öfkeyi kontrol için öfkelendiğin zaman bir gün geçmesi gerek. Bir kez güneş batsın ve doğsun.

Bakın ozaman daha rahat düşünceye sahip olacaksınız. Duygularınızın bu yoğunluğu gidecek, kendinizi daha iyi ifade edebileceksiniz. Bunun için hemen tepki vermekten SAKIN.

HİÇ BİR ZAMAN ÇIKTIĞIN KAPIYI HIZLICA KAPAMA, GERİ DÖNMEK İSTEYEBİLİRSİN.

( DON HEROLD )